Konu : Sen geç kaldın ölüm.....
Bir feryattır ok olur fırlar dudaklarım arasından.....
yüreğim ezici bir teessürün esaretinden inleyerek ses verir:
``Bu kez geç kaldın
Sahte sevgililerin aman vermez selinde boğulur zehirli zevklerin çekici bataklığında çırpınır olduğum zamanlarda her an yakalanabileceğim ezelimin karşısında utanır:
Cehennemi bakışların ateşinde eriyecek kadar zayıf ve çaresiz en küçük bir işaretle yıkılacak kadar mukavaemetsiz oluşuma kızar kızgınlığım kadar kahrolur utancım kadar üzülürüm......
sorarım sonra:
`` pişmanlık çaremidir bir tevbenin ardından bin günah gelecekse?
her tevbe yeni günahlara davetiye oluyorsa gerçek bir tövbemidir?
Değil belki!
Fakat günahlarım sayısınca kusurluysamda pişmanlığım dercesinde insanım ve kulum.
Ve ergeç ölüm gelip dikilecek kapıma
Biliyorum! BİLİYORUM!
İşte o gün o vakit erkekçesine bakabiliyorsam ölümün yüzüne ne korkum nede endişem varsa
Bilakis kurtuluş olarak kabullenmişsem onun gelişini
Yeniden doğacağımainanıyorsam onun kollarında ne alaaaaa!
Yok eğer aldandığım saatlerde kandırıldığım vakitlerde çıkarsa karşıma
Ve ben titreyerek bakıyorsam ölümün gözlerine
Diyebilecekmiyim `` bekle ecel?``
Diyebilsemde dinleyecekmidir?
Öyleyse şimdiden son vermeli başı boşluğa
Baş kaldırmalı bütün günah ve rezilliklere
Şeytanın zincirlerini kırıp nefsin sefil isteklerini terk etmeliyim
Çıkarıp atmalıyım gözüme kaçırdığım dünya çöpünü
KURTULMALIYIM!!
VE KURTULMALI DÜNYAMDA SONZUZLUĞUMDA